Kur’an okuduğu halde tıraş olanların öldürülmesi

Bu hususta şöyle bir rivayet olduğu ifade edilerek inkâr ediliyor;
” Kur’an okudukları halde tıraş olanları öldürün. “ ( 4816-Buhârî-Müslim-Muvatta-Nesai-EbU Davud )

Açıklama: Ne tam metin verilmiş ve ne de doğru düzgün kaynak verilmiş. Bunu hadis diyerek günümüz internet ortamında birçok yerde paylaşarak hem hadis inkârına bahane ediyorlar hem de değerli âlimlerimize kin ve nefret kusuyorlar.

Oysa hadis kaynaklarında konu hakkında geçen rivayetlerin doğru metinleri şöyle geçiyor;
“Ahir zamanda yaşça küçük, akılca kıt birtakım gençler çıkacak. Yaratılmışın en hayırlısının sözünü söylerler, Kur’ân’ı okurlar. İmanları gırtlaklarından öteye geçmez. Okun avı delip geçtiği gibi dinden çıkarlar. Onlara nerede rastlarsanız onları gebertin. Zîra, onları öldürene, kıyamet günü, Allah’ın vereceği ücret var.” 
[Buhârî, Fezâilu’l-Kur’ân 36; Müslim, Zekât 154; Ebu Davud, Sünnet 31, (4767); Nesâî, Tahrîm 26]

“Ümmetimde ihtilâf ve ayrılıklar meydana gelecek. (Onlardan) bir grup lafıyla güzel, ameliyle kötü olacak. Bunlar Kur’ân’ı okuyacaklar, ancak köprücük kemiklerinden aşağı geçmeyecek. Bunlar, dinden tıpkı okun avı delip geçmesi gibi çıkarlar. Onlar, ok, kirişine dönmedikçe bir daha dine geri gelmezler. Bunlar yaratılmışların en kötüleridir. Onları öldürene ve onlar tarafından öldürülene ne mutlu! Onlar insanları Kitabullah’a çağırırlar, fakat Kitap’tan zerre kadar nasipleri yoktur.”

Yanında bulunan Ashab: “Ey Allah’ın Resûlü onların alâmeti nedir?” diye sordular da:

“Tıraş olmak!” buyurdular.” (Ebu Dâvud, Sünnet 31, 4765)

Hariciler: Dini ve siyasi konulardaki aşırı görüşleri ve faaliyetleriyle tanınan fıkraya Hariciler denmiştir.
Harici; ” Çıkmak, itaatten ayrılıp isyan etmek. “ anlamındaki hurûc kökünden ” Ayrılan, isyan eden. “,
Manasında bir sıfat olan Hâric kelimesine Nispet ekinin ilave edilmesiyle meydana gelmiş bir terim olup,
Topluluk ismi için Hâriciyye ve Hâvariç kullanılır. Fırkanın adı konusunda çeşitli görüşler ileri sürülmüştür.
Kendilerine karşı isyan ettikleri yöneticilere fırkanın muhalifleri Hâvaric ismini ” İnsanlardan, dinden, haktan veya Hz Ali’den – Allah ondan razı olsun- uzaklaşan ve yönetime karşı ayaklanarak cemaatten çıkanlar “ anlamında kullanmışlardır.

Hariciler hakkında kullanılan bir diğer isimde; Dinden çıkmış anlamında mârikadır. Kendileri ise Hâvaric ismini,
Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer de bulur, genişlik de. Kim Allah’a ve Peygamberine hicret etmek amacıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, şüphesiz onun mükâfatı Allah’a düşer. Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. ( Nisa, 100 ),
” Kâfirlerle her türlü bağı koparanlar. “ anlamında kullanırlar.

Haricilerin beğendikleri ve kendilerini ifade etmek için kullandıkları başka bir isim de;
Şüphesiz Allah, mü’minlerden canlarını ve mallarını, kendilerine vereceği cennet karşılığında satın almıştır.
( Tevbe, 111 ) Anlamındaki Şurâttır.

Haricilere, aralarında bazı guruplara ayrılmadan önceki dönemde,
Sıffîn olayının ardından taraflarca benimsenen hakemlere rıza göstermeyi reddetmelerinden dolayı muhakkime,
Hz Ali’den – Allah ondan razı olsun- ayrıldıktan sonra ilk toplandıkları yer olan Haûra’ya nispetle Haûriyye ve buradaki reisleri Abdullah ibn Vehb er- Râsibî’ye izafeten Vehbiyye ismi de verilmiştir.

Haricilerin doğuşu, hemen hemen bütün tarihçiler tarafından Sıffîn Savaşında Hakem meselesinin ortaya çıkışına bağlanmıştır.

Hariciler, kendilerinin dışındaki Müslümanlara tarih boyunca düşmanlık yapmışlar ve kâfirlere dahi,
yapılmayacak muamelede bulunmuşlardır. Müslümanların yaşadıkları beldeleri Küfür beldeleri olarak görmüşler,
Onların canlarını ve mallarını kendilerine mubah saymışlardır.

Netice olarak;

1 – Hadis inkârcıların beyan ettiği hadis metni tahrif edilmiş ve hadis düşmanlığına malzeme edilmiştir. Hadis olarak verilen metinde; ” Kur’an okuduğu halde sırf tıraş oldukları için öldürülüyorlar. “
Gibi mana verilmiştir. Oysa yukarıda da belirtildiği üzere bu aşırı gurubun tanınma alâmetinin saçlarını kazıtmaları olduğu Resûlullah ﷺ tarafından bildirilmiştir.

2 – Hadisin doğru metinleri incelendiğinde nasıl art niyetle metnin tahrif edildiği görülmektedir.
İyi niyetli bir insan bir hususta eleştiri yaparken tam olarak bilgi vermeli, o konudaki delilin kaynaklarını,
Tam olarak vermelidir. çünkü onların amacı hadislerin anlaşılmasını değil, inkâr edilmesini sağlamaktır.
Oysa hadis inkârcıları yukarıda olduğu gibi hem hadisin metnini eksik ve çarpıtarak veriyorlar hem de,
Kaynakların detayını vermiyorlar. Bu metot ile birçok hadisin inkâr edilmesini sağlamışlardır.
Hadis inkârcılarının bu art niyetli çalışmalarının planlı bir karalama projesi dahilinde olduğu anlaşılıyor.
Bu planlar Kur’an ve sünnetin arasını ayırıp, Peygambersiz bir din anlayışını empoze ederek,
Müslümanların inancını tahrif etme amacı taşımaktadır.

3 – Hadislerde Kur’an okudukları halde Kur’an’dan nasibini almamış Hariciler ve Aşırı gidenler kastedilmiştir.

4 – Onların öldürülmeleri çıkabilecek fitneleri önlemek amacı taşımaktadır. Çünkü bu tarif edilen insanlar,
Tarih boyunca Müslümanlar arasında fitneler çıkmasına, katliamlara neden olmuş ve ümmete büyük zararlar,
Vermişlerdir. Bu nedenle fitne çıkarmalarını engellemek için öldürülmeleri emri verilmiştir.


Sosyal Ağda Paylaş

Bir cevap yazın