Köpek ve resim olan eve melekler girmez

Âişe’den rivayet edildiğine göre; Âişe bir defasında üzerinde ( Hayvan ) resimleri bulunan bir minder almıştı. Resûlullah ﷺ bunu görünce kapının önünde bekledi. Âişe, Resûlullah’ın ﷺ yüzünde hoşnutsuzluk işaretleri görünce, ” Ya Resûlullah ﷺ! Allah’tan ve
Allah’ın Resûlu’nden bağışlanma dilerim. Bir kusur mu işledim? “
dedi. Resûlullah ﷺ, üzerinde resim bulunan minderi göstererek,
” Şu minderin burada işi ne? ” buyurdu. Âişe; ” Ya Resûlullah ﷺ onu kâh oturasın, kâh yaslanasın diye senin için satın almıştım. “ dedi. Bunun üzrine Resûlullah ﷺ ” Bu resimleri yapanlara kıyamet gününde azap edilir ve onlara ” Hadi bakalım, yaptığınız şu suretlere bir de can verin. ” denilir. İçinde resimler bulunan eve melekler girmez. ” Buyurdu. ( Buhârî, Libas 95 )

Ebu Hureyre anlatıyor; Resûlullah ﷺ buyurdular ki: ” Bana Cibril geldi ve; Dün sana gelmiştim ( ama girmedim. ) ” Girmeyişimin sebebi de üzerinde timsaller bulunan perde bezi idi. Orada bir de köpek vardı, kapının üzerinde de insan resimleri bulunuyordu. Timsallerinin başlarının koparılmasını emretti ki ağaç şekline dönüşün. Örtüden ayak altına atılacak iki minder yapılmasını, köpeğin de dışarı çıkarılmasını söyle!! Bu söylenenler yapıldı. “ ( Müslim, Libas 102-2112 ; Ebu Davud, Libas 48, 4158 )

Hadis inkârcısı bu rivayeti inkâr edip, şunu gerekçe gösteriyor: İçinde köpek ve resim olan eve melekler girmiyorsa, evinde,
resim ve köpek olan kimselerin, evlerinin içindeyken ölmeleri nasıl mümkün olacak? Üstelik söz konusu hadis rivayetinde bunların rahmet melekleri olduğuna dair bir bilgi yoktur. Genel olarak tüm melekleri kapsamaktadır. Bu anlayışa göre ölüm melekleri,
canını teslim almak üzere geldikleri kişinin evden dışarı çıkmasını beklemelidirler. Yani bir anlamda kapısının önünde nöbet tutmalıdırlar.

İmam Nevevî bu konuda şu açıklamayı yapıyor: ” Bunlar hafaza meleklerinin hılafına rahmet tebrik ve istiğfarla dolaşan meleklerdir. “ Demiştir.
İçinde köpek bulunan eve meleklerin girmemelerinin sebebi onların pis kokmaları, pislik yemeleridir. Bundan dolayı gereksiz yere köpek edinen kimse evine melek girmekten mahrum bırakılmak suretiyle cezalandırılmıştır.

Resûlullah ﷺ bir çok rivayette ” Köpek bulunan eve Cibril’in ve diğer meleklerin girmediğini “ çok açık şekilde ve kesin bir dille ifade etmektedir. Bu hadis-i şerifler; Buhârî, Müslim, Ebu Davud, Tirmizî, Nesaî, İbn Mâce, Ahmed ibn Hanbel ve ibn Abdilberr gibi
bir çok temel hadis kaynaklarında yer almaktadır.

Meleklerin insanın yaptıklarını görmesi, yazması için insana yapışık olması gerekmez. Melekler evin dışında da olsa onu görürler. Melekler eve girmeden de yaptıklarımızı bilirler.

Melekler sadece köpek ve resim olan yerler değil, insanların özel hallerde bulunduğu yerlere de girmemektedirler. Bunu gerekçe gösterip , meleklerin tuvalette yada yatak odasında birinin ruhunu nasıl alacak demek doğru değildir. Melekler her hâlükârda yapılması gereken görevlerini yerine getirebilirler.

İbn Ömer’sen rivayete göre; Resûlullah ﷺ şöyle buyurmuştur: ” Çıplak durmaktan sakınınız. Çünkü sizden ayrılmayan ancak abdest bozarken ve hanımınızla cinsel ilişki yaparken ayrılan melekler vardır, onlardan hayâ edip onlara karşı saygılı olunuz. “
( Buhârî, Menâkıb 17 ; Müslim, Fezâil 27 )

Bu melekler her zaman insanla beraberdir. Ancak bazı anlarda ayrılırlar, geride dururlar. Bu Hadisi-i Şerifte Resûlullah ﷺ bu hususu şöyle ifade ederler: ” Sizinle beraber bulunan ve hiç ayrılmayan melekler vardır. Bunlar ancak helaya giderken ve cinsi yakınlık esnasında ayrılırlar. Öyle ise onlara karşı hayâlı davranın ve hürmette bulunun. “

Her ne kadar tuvalet ve cinsel ilişki sırasına hayâlarından dolayı melekler ayrılsalar da Allah onlara, kullarının yaptıklarını bildirebilir ve onlarda bunu kayıt altına alabilirler.

” Üzerinde işlediklerinizi hıfzedip kaydeden melekler vardır. Onlar mükerrem yazıcılardır. Az çok ne yaparsanız bilirler. “

Resûlullah ﷺ şöyle buyurmuştur: ” Soğan, sarmısak ve pırasa yiyen mescidimize yaklaşmasın. Çünkü melekler, Ademoğlunun rahatsız olduğu şeyden ragatsız olur. “ ( Müslim, Mesacid 17 ; Ebu Davud, Et’ime 40/3822 )

Bu rivayetlerden insanların rahatsız olduğu bazı şeylerden, meleklerin de rahatsız olabileceklerini anlıyoruz.

Melekle, Allah’a ibadet ve taatle meşgul olan ruhanî, nuranî, lâtif varlıklardır. Allah’ın kendilerine verdiği her emri derhal ve aynen yerine getirirler ve asla itaatsizlik etmezler. Melekler ” Emanet “ sıfatıyla muttasıftırlar. Melekler de kainattaki tüm varlıklar gibi kendilerine has özelliklerde yaratılmışlardır. Ancak insanlara ve diğer canlı ve maddi yaratıklara mahsus olan yeme, içme, uyuma ve evlenme gibi sıfatlardan; Erkeklik ve dişilik gibi cinsiyetten ve her çeşit günah işlemekten uzak, daima Allah’ı tenzih ve tesbih eden nuranî lâtif varlıklar olarak yaratılmışlardır. Bu özellikleri sebebiyle, Cenab-ı Hak tarafından kendilerine verilen her türlü işleri yapmaya en kısa zamanda en uzak yerlere süratle gitmeye, diledikleri şekil ve surette görülmeye muktedir olan, Allah’ın mükerrem, şerefli ve kutsal yarattıklarıdır. Nitekim Kur’an-ı Kerim de şöyle buyrulur: Onlar Allah’tan önce söz söylemezler ve hep O’nun emriyle iş görürler. ” ( Enbiya, 27 )

Meleklerin , içinde köpek bulunan eve girmemeleri onların is kokmaları ve necaset bulaştırılmalarındandır. Resim olan girmemelerin sebebi ise şirke sebep olacak işlerden rahatsız olmalarındandır. Zira şeytanın insanları ilk olarak resimlerle şirke bulaştırdığı tefsirlerde geçmektedir. Ayrıca Allah’ın emrine ittatte asla kusur etmeyen bu varlıkların Allah’ın en sevmediği amel olan şirk tehlikesine sebep olabilecek bir şeyden sakınmaları normaldir. Çünkü onlar en küçük bir hususta dahi Allah’a itaate zarar gelecek bir şey yapmazlar.

Özel bir yaratılışa sahip meleklerin söz konusu evlere ya da yerlere girmemeleri, koruma, amelleri yazma ve ruhun çıkması gibi hususlarda gerekeni yapamayacakları anlamına gelmez. Onları insanlarla aynı kefeye koyup, evlere insanlar gibi girip çıktıklarını düşünmek ancak bilgisizliktir. Zira Rabbimiz onlara bize tam olarak bilgisi verilmemiş güç, yetenek ve yetkiler vermiştir.
Yukarıda belirttiğimiz gibi, her türlü işleri yapmaya, en kısa zamanda en uzak yerlere suratle gitmeye, diledikleri şekil ve surette görülmeye muktedirdirler.

O halde bu hadisin inkâr edilecek ve mantık dışı hiçbir tarafı yoktur.

Sosyal Ağda Paylaş

Bir cevap yazın